5 Şubat 2013 Salı

beni görmek




“İnsanların yaşadığı en derin kişisel yenilgi olabileceği kişiyle olduğu kişi arasındaki farktan kaynaklanır”
Ashley Montague

Bu sözle başlamak istedim.Aslında sadece bu sözü paylaşacaktım sonra gerçekten kişinin kendisini bir başkasının gözüyle görememesi geldi aklıma ve yazmak istedim. Çıktığım bu  içsel yolculukta aslında ne kadar da kendimi tanımadığımı fark ettim. Eskiden en mükemmeli ben yapardım,en iyiyi ben bilirdim,en pratik yolu hep ben bulurdum,en güzel kitaplar benim okuduklarım,en güzel filmleri ben keşfedip izlerdim.İpe sapa gelmez bir ukelaydım ve bunu hiç görmüyordum.Sokakta biri yere çöp atsa uyarırdım çünkü en iyiyi ben biliyordum ve ona bunun yanlış olduğunu öğretmeliydim.Dolmuşta birine yer verirdim ve diğer insanlarında gözüne sokardım.Ben yer veriyorum sizde öğrenin, ayıp size der gibi yer verirdim. Hatta beğendiğim erkekler bile hep ukelalar arasından olurdu. Hem onlara çok kızardım ,bütün dağları ben yarattım havalarına hem de çok beğenirdim çünkü şimdi fark ediyorum ki onlar benim aynammış ben onlarda kendi halimi görüyormuşum. Etraf da bir sürü eksik görüyordum da bir kendimdeki eksiği görmüyordum.Nefes yolculuğuna aslında insanları düzeltmek için çıktım.Eğitim alacak transformal nefes eğitmeni olacak ve çevremdeki herkesin sorunlarını çözecektim nefesle.Sonra devam ettikçe fark ettim ki ben tüm dünyaya yardım edemem,etrafımdaki insanları eğer onlar istemezse değiştiremem.Bu zorlu bir süreçti önce herkesi kolundan tutup grup nefes seanslarına götürdüm,gördüğüm herkese nefesin mucizelerini saatlerce anlattım ve herkes gitsin ve değişsin istedim.Kazın ayağı öyle olmuyormuş meğer dışarı da gördüğüm ne kadar eksik varsa bendeymiş aslında.Birindeki öfkeyi görüyorsam o benim içimdeki öfkeymiş ve o kişi bana aynaymış.Birine vicdansız diyorsam ,benim sevgi eksikliğimdenmiş. En son nefes eğitiminde fak ettim ki eksik benim zihnimdeymiş,önce kendi evimin önünü süpürmeliymişim ve eksik gördüğüm herkesi de kendime ayna yapıp kendi içimi temizlemeliymişim ve var olanı olduğu gibi kabul etmeliymişim. Yaratılan her şey tam ve mükemmelmiş ve herkesin bu dünyada bulunma süreci varmış.Bana düşün zihnimi devre dışı bırakıp kendime dışarıdan bakmak ve 

hem herşeyim hem hiçim ...

olgusunu kabul etmek. Olanı olduğu gibi değiştirmeye çalışmadan kabul etmek. Normalde çevresi tarafından öfkeli olduğu bilinen bir arkadaşımla konuşurken benim nefese gitmemle ilgili,bana insanın kendiyle ilgili bir sorunu olunca böyle terapilere ihtiyaç duyduğunu ve kendisinin hiç böyle şeylere ihtiyacı olmadığını söyledi.İşte o zaman fark ettim ki insan yaşadığı kaosun içindeyken kendini göremiyor. Herkes onu öfkeli görüyor , o ise hiç bir sorunum yok diyor.İşte o zaman ,insanlar yarım saat kendileriyle baş başa kalmalı ve ben hangi insanlarla hangi sorunları yaşıyorum ve bu insanlar bana hangi duyguları hissettiriyorlar (değersizlik,öfke,kıymet vermeme) buna bakmalı. The work diye Byron Katie nin bir çalışması var  onu tavsiye edebilirim değişime açık olana ve kendiyle yüzleşmeye hazır olana. Şu hayatta en kızdığınız insanla ilgili belli sorulara cevaplar veriyorsunuz ve sonra bütün cümlelerde kızdığınız kişinin adını çıkarıp kendinizin adını koyunca sizdeki temizlemeniz gereken duygu ortaya çıkıyor.Eşim tam da benim istediğim gibi beni sevmiyor diye düşünüyorsam aslında ben kendimi tam anlamıyla sevmiyorum.Anneme çok kızıyor ve onda mutsuzluğu ,negatifliği görüyorsam aslında ben mutsuz ve negatif bir insanım gibi....İşte böyle başkaları için çıktığım yolculukta ,rotayı kendime çevirip kendimi değiştirmekle devam ediyorum. Yol uzun ve az seçilen bir yol....Ancak bir o kadar da keyifli ve mucizelerle dolu bir yol.Benim gibi çocukluğundan beri mucizelere inanan biri için insanın nefesine yolculuğu mucizevi bir yol.... Dünyanın mükemmelliğini görmek için bile çıkılmaya değer bir yol.Benim yeryüzündeki cennetim.

Yolunuz ışık olsun.
Sevgi,nefes ve ışıkla....



3 yorum:

  1. allah insanı mükemmel yaratmış, bu mükemmel varlığın en zayıf yanı nedir diye uzun uzun düşünmüştüm yıllar önce ve en büyük zaafın "insanın kendisini dışarıdan görememesi" olduğuna karar vermiştim. Şimdi bu yazdıklarından kendini dışarıdan görmenin de ötesinde bir şey görüyorum, çok zor ama!Bir de bu the work'e nasıl ulaşabiliriz? Çok merak ettim bu çalışmayı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazarın Türkçe'ye çevrilmiş kitapları mevcut onlardan yardım alabilirsin,bir de bu site http://www.thework.com/index.php işine yarar diye düşünüyorum.yorum için de teşekkürler.

      Sil
  2. o kadar güzel ve doğru anlatmışsın ki,kendime ben de dışarıdan bakmayı o kadar çok isterdim ki, gerçi eskiye oranla bazı şeyleri hayatımda ve düşünce yapımda değiştirdiğimi düşünüyorum ama acaba ne kadar başarılı oldum ve daha ne kadar uzun bir yolum var, en kısa sürede umarım bunun da cevabını bulabilirim
    teşekkürler

    YanıtlaSil