23 Mayıs 2014 Cuma

Mutlu Olmak


Mutlu olmak nedir sizce, nasıl olursa mutlu oluruz. Çok paramız olunca desem değil çünkü bir sürü zengin insan var ve mutsuzlar, sağlıklı olunca mutlu olurum desem değil toplumun çoğu sağlıklı ancak mutsuz, sevdiğim işi yaparsam mutlu olurum desem bu olasılık bu ülkede yok denecek kadar az, bekarlar evlenirsem mutlu olurum der, evliler çok sorumluluğum var onlar azalırsa mutlu olurum der, çocuğu olmayan çocuğum olsa der, çocuğu olan rahat bir nefes alamıyorum bu çocuklardan der ve bu örnekler daha da çoğaltılabilir. Hepimizin farklı farklı sebepleri var mutsuz olmak için ve aslında tüm çabamız bu kadar mutsuzluğun hepsine mutlu olmak için başlıyor olmamız. Bekarken mutlu olmak için evleniyoruz, çocuğumuz yokken mutlu olmak için çocuk sahibi oluyoruz, Okullar bitiriyoruz meslek sahibi olunca mutlu olalım diye sonuç hep aynı mutlu olmak için başladığımız her şey bize bir süre sonra mutsuzluk olarak ve çoğalarak geri dönüyor. Aslında yanlış olan sanırım mutlu olmak için bir şeyler yapmaya çalışmak, yapma eyleminde olduğumuz sürece hep daha çok şey yapıyor ve hep mutsuz oluyoruz. Şöyle bir etrafımıza baksak aslında, tam da şimdi şu anda mutsuz olmak için hiç bir neden yok. Anda kaldığımız sürece mutluluk hep var. Biz sürekli mutluluğu beklentilere bağladığımız için sürekli bir şeyleri bekleyerek mutsuz oluyoruz ya da mutlu olmaya hiç fırsatımız olmuyor. Mutsuzluğumuzun asıl sebebi ise hep ya geçmişte ya da gelecekte yaşıyor olmamız. Ya gelecek için kaygılanıyoruz ya da geçmişte yaptığımız hatalarımız için kendimize kızıyoruz. Oysa şu anda yani şimdi de hiç bir sorun yok. Şimdi içinde sorun barındırmaz. Sadece andasındır ve anın farkına varabilmen bile bir mutluluk kaynağıdır.Yapılması gereken anı hissederek yaşamaktır, her gün hissederek yaşadığımız anların sayısını birer birer arttırsak, yaşamımızda inanılmaz bir değişim fark ederiz. Örneğin hiç bir tekniğe bağlı olmadan yıllardır bildiğimiz ve aldığımız nefesi düşünelim. Hiç gerçekten farkında olarak ya da  hissederek bir nefes alıyor muyuz yoksa rutine binen bir şey mi bu ve otomatik olarak nefes alıp veriyor muyuz. Sadece anda kalarak ve nefes alış verişimize odaklanarak geçireceğimiz koca bir günde bir derin nefes. Bunu hissederek yaptığımızda işte tam da bu anda mutluluk bizimle. Çok ütopik gelebilir belki ama denemekle ne kaybederiz. Gerçekten ruhumuzdan ve hissederek alacağımız bir nefes ya da o gün içinde yaptığımız herhangi bir işi hissederek ve keyif alarak yapmayı denemek. İşte mutluluğun sırrı, bu dünyaya geldik ve her anında hissederek, keyif alarak yaşamayı seçmek aslolan. Geçmişte ya da gelecekte beklentilerde  ya da yapılan yanlışlarda kaybolmadan sadece ve sadece şimdi de, şu anda var olmak ve tüm bedeninle yaptığın en ufak şey bile olsa keyif alarak yapmak. Tam da o anda alabildiğin nefese ve seninle birlikte var olan her şeye şükredebilmek. Asıl mutluluk burada işte. Yapmakta değil olmakta. Anda olmakta, andan keyif almakta ve sadece anı yaşamakta. Ne dünü ne de yarını sadece ve sadece anı yaşamak. Bunun dışında yapacağımız her şey mutlu olmaya çalışmakla, mutluluğun hep yakalanacak bir şey olmasını düşünmekle, beklemekle, mutluluğu kovalamakla geçen bir ömürden başka bir şey vermez bize. Bakmışız ömür bitmiş ama biz sadece mutlu olmaya çalışmakla koca bir ömrü geçirmişiz. Zaten derine indiğinizde de aslında rutin bir mutluluk hali yoktur ki mutlu olunan anlar vardır geçmişte de hatırlanan. O an çok mutlu oldum deriz , mutluluk andadır ve o anda şimdidir. Şu an ve şimdi, dikkatimizi vermemiz gereken tek yer burasıdır. Çünkü sadece ve sadece şimdi de hiç bir sorun yoktur. Sadece şimdiye odaklanınca (geçmişi ve geleceği karıştırmadan ) aslında mutluyuzdur ve mutluluk hep şimdinin içinde saklıdır. Şimdi de kalmayı alışkanlık haline getirebilmek için de yapmamız gereken tek şey yukarıda da belirttiğim gibi nefesimize odaklanmak, nefesi farkındalıkla alıp farkındalıkla vermek. Her gün ya da geçmişteki pişmanlıklarımızı düşündüğümüz ya da gelecek için kaygılandığımız ya da korktuğumuz ya da stresli olduğumuz anlarda direkt nefes alış verişimize odaklanır ve bunu alışkanlık haline getirirsek hemen odağımızı nefesimize verirsek, işte o zaman anda kalmak ve şimdi de olmak daha net anlaşılacaktır. Pratikler yapılarak yani her gün bir önceki günden bir nefes daha farkındalıkla alırsak, zaman ilerledikçe göreceğiz ki günün daha fazla kısmında nefesimize yani  şimdiye odaklı yaşayabiliyoruz. Sadece farkındalıkla alınacak bir kaç nefes şimdideki mutlulukla bizi buluşturacak ve aslında şimdi de hiçbir sorun olmadığını ve şimdi de mutluluğun mevcut olduğunu bize kanıtlayacaktır. Bulunduğumuz anı daha çok fark etmeye ve hissetmeye, mutluluğun bulunduğumuz anda olduğunun farkındalığıyla yaşamaya niyet edelim. Farkına vararak hissettiğimiz her an mutluluğun ta kendisi aslında. Fark edebilmek dileğiyle...

Sevgi, nefes, ışık ve aşkla ...